Bandra Aile Mahkemesi, ergenlik çağındaki kızlarına cinsel tacizde bulunmakla suçlanan bir adamın, görüşmediği karısıyla ABD’de yaşayan kızlarla sanal olarak tanışmasına izin verdi.
HT resmi
“Dünya çapındaki mahkemeler, davacı ebeveynlerin (mahkemelerden) uygun emirler almak için herhangi bir ölçüde yalan söyleyebileceklerini belirledi.” Şu anda, davacının kızlarına cinsel tacizde bulunduğunu doğrulayacak somut veya somut bir kanıt veya bilgi yok, “Baş Yargıç Swati Chauhan, geçen hafta adamın savunma duruşmasında söyledi.
Ancak mahkeme, erkeği kızlarıyla yeniden iletişim kurarken dikkatli olmaya çağırdı ve danışmanların Haber konferans sırasında her iki tarafta da hazır bulunmalarını emretti.
“Davacı, kızlarına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla soruşturma altında olduğunu unutmamalıdır. Eldeki belgelere göre kızları ondan endişe ediyor ve korkuyor. Onunla sanal olarak bile konuşmaya istekli değilsin. Bu tür durumlarda başvuru sahibi yavaş ve sabırlı bir şekilde ilerlemelidir” diyen mahkeme, aileyi birleştirmek için bir aile birleşimi terapötik modül olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Baş yargıç, Hindistan ve ABD’deki yasaların, bir çocuğa asılsız cinsel istismar iddialarında bulunmayı öğretmenin çocuk için eşit derecede taciz edici olduğunu kabul ettiğini ve bu nedenle baba ile kızı arasındaki gergin ilişkinin danışmanlık toplantıları yoluyla kademeli olarak çözüldüğünü söyledi. normalleşmek lazım
Her ikisi de BT uzmanı olan çift, Haziran 2003’te evlendikten kısa bir süre sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmıştı. 2015 yılında, kocanın Mumbai merkezli çok uluslu bir şirkette işe girmesiyle aile Hindistan’a geldi. 2021 Şubatının başlarında kadın, annesinin yanına gitti ve 16 Şubat’ta onunla kalmak istemediğini bildirdi. Bir buçuk ay sonra, kızlarıyla birlikte Amerika Birleşik Devletleri’ne döndüğünü ona bildirdi.
Koca daha sonra avukatı Anagha Nimkar aracılığıyla, karısının cinsel taciz iddiaları bahanesiyle kızlarına sanal erişimini engellediğini iddia ederek dava açtı.
Kadın, cinsel istismarı ilk olarak Şubat 2021’de öğrendiğini söyledi. Ancak aile mahkemesi, ona neden mantıklı ve sağduyulu bir annenin yapacağı gibi hemen harekete geçmediğini sordu ve dava açmadı ve kızları tıbbi muayeneye götürmedi.
“Cinsel istismardan herhangi bir şekilde bahsedilmemesi, davalının (eşinin) Hindistan’dan ayrılmadan önce ABD Danışmanına yazdığı mektupta görülebilir. Davalı, büyük kızı için daha iyi bir yaşam, daha iyi eğitim desteği ve özel ihtiyaçlar ve terapi aramak için Amerika Birleşik Devletleri’ne seyahat izni için başvurdu. Ancak söz konusu mektupta cinsel istismardan söz edilmiyor” diyen mahkeme, cinsel istismar iddialarının ancak ABD’ye döndükten ve davasını temsil etmesi için bir avukat tuttuktan sonra ortaya çıktığını kaydetti.
Mahkeme, kızların sağlık durumunu da kaydetti. 10 yaşındaki küçük kızının hayatı tehdit eden bir gıda alerjisi varken, 14 yaşındaki büyük kızının kas tonusu düşük ve duyu bütünleme bozukluğu teşhisi kondu.
HT resmi
“Dünya çapındaki mahkemeler, davacı ebeveynlerin (mahkemelerden) uygun emirler almak için herhangi bir ölçüde yalan söyleyebileceklerini belirledi.” Şu anda, davacının kızlarına cinsel tacizde bulunduğunu doğrulayacak somut veya somut bir kanıt veya bilgi yok, “Baş Yargıç Swati Chauhan, geçen hafta adamın savunma duruşmasında söyledi.
Ancak mahkeme, erkeği kızlarıyla yeniden iletişim kurarken dikkatli olmaya çağırdı ve danışmanların Haber konferans sırasında her iki tarafta da hazır bulunmalarını emretti.
“Davacı, kızlarına cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla soruşturma altında olduğunu unutmamalıdır. Eldeki belgelere göre kızları ondan endişe ediyor ve korkuyor. Onunla sanal olarak bile konuşmaya istekli değilsin. Bu tür durumlarda başvuru sahibi yavaş ve sabırlı bir şekilde ilerlemelidir” diyen mahkeme, aileyi birleştirmek için bir aile birleşimi terapötik modül olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Baş yargıç, Hindistan ve ABD’deki yasaların, bir çocuğa asılsız cinsel istismar iddialarında bulunmayı öğretmenin çocuk için eşit derecede taciz edici olduğunu kabul ettiğini ve bu nedenle baba ile kızı arasındaki gergin ilişkinin danışmanlık toplantıları yoluyla kademeli olarak çözüldüğünü söyledi. normalleşmek lazım
Her ikisi de BT uzmanı olan çift, Haziran 2003’te evlendikten kısa bir süre sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmıştı. 2015 yılında, kocanın Mumbai merkezli çok uluslu bir şirkette işe girmesiyle aile Hindistan’a geldi. 2021 Şubatının başlarında kadın, annesinin yanına gitti ve 16 Şubat’ta onunla kalmak istemediğini bildirdi. Bir buçuk ay sonra, kızlarıyla birlikte Amerika Birleşik Devletleri’ne döndüğünü ona bildirdi.
Koca daha sonra avukatı Anagha Nimkar aracılığıyla, karısının cinsel taciz iddiaları bahanesiyle kızlarına sanal erişimini engellediğini iddia ederek dava açtı.
Kadın, cinsel istismarı ilk olarak Şubat 2021’de öğrendiğini söyledi. Ancak aile mahkemesi, ona neden mantıklı ve sağduyulu bir annenin yapacağı gibi hemen harekete geçmediğini sordu ve dava açmadı ve kızları tıbbi muayeneye götürmedi.
“Cinsel istismardan herhangi bir şekilde bahsedilmemesi, davalının (eşinin) Hindistan’dan ayrılmadan önce ABD Danışmanına yazdığı mektupta görülebilir. Davalı, büyük kızı için daha iyi bir yaşam, daha iyi eğitim desteği ve özel ihtiyaçlar ve terapi aramak için Amerika Birleşik Devletleri’ne seyahat izni için başvurdu. Ancak söz konusu mektupta cinsel istismardan söz edilmiyor” diyen mahkeme, cinsel istismar iddialarının ancak ABD’ye döndükten ve davasını temsil etmesi için bir avukat tuttuktan sonra ortaya çıktığını kaydetti.
Mahkeme, kızların sağlık durumunu da kaydetti. 10 yaşındaki küçük kızının hayatı tehdit eden bir gıda alerjisi varken, 14 yaşındaki büyük kızının kas tonusu düşük ve duyu bütünleme bozukluğu teşhisi kondu.